kapiustasi
KAPI USTASI
İki ay önce,bir banka kapısı önünde görmüştüm onu ilk olarak.Fakir görünümlü olduğu için mesleğini sordum.Bir kapı ustasıymış ve evlere,binalara tahta kapılar yapıp satıyormuş.Bütün bunları söylerken ve beni dinlerken gözlerime bakmaması dikkatimi çekti.Ben de onun pek de saygılı olmadığını düşünerek söylene söylene evimin yolunu tuttum.
Geçen hafta, öğretmenlik yaptığım okulun resim dersliğine ait olan kapısı kırıldı.Tahta bir kapıydı.Hemen bir kapı ustası çağırıldı.Evet,bu birkaç ay önce tanıştığım `saygısız` kapı ustasıydı.Üç gün içinde tam da resim dersliğine uygun işlemelerle süslenmiş bir kapı yaptı,getirdi ve taktı.Kapı o kadar güzeldi ki...Kapıyı görenler bu eşsiz yapıyı oluşturan kişiyi tanımak ve onun sırrını öğrenmek istiyordu.Art arda gelen tekliflerden sonra adamın çalıştığı yere gittim.Yine çalışıyordu.Ona birkaç soru sordum:`Bu kapıdaki sır nedir?` `Farklı tekniklerden mi yararlanıyorsunuz da kapılarınız bu kadar güzel oluyor?` gibi...Ben bunları sorarken o susuyordu ve gözlerime bakmamakta yine ısrar ediyordu.İçimden `Bu kadar kaba saba,saygısız bir adam nasıl bu kadar güzel kapı yapıyor?` diye geçirdim.O da nihayet tüm bu sorularıma ve soru işaretleriyle dolup taşan gözlerime yanıt olarak tabi yine gözlerime bakmadan,ilginç de olsa şu sözleri söyledi:
-Bilmiyorum...Ben sadece kalemimi içimden geldiği gibi oynatıyorum.Gerisini çizgiler yapıyor,her ne kadar ben,kendi oluşturduğum bu çizgilerin ne oluşturduğunu göremesem de...
İşte o zaman anladım bu kaba görünümlü ama eşsiz bir estetik zevkle donatılmış olan kapı ustasının `kör` olduğunu...